Havaların ısınmasıyla iki şeyi düşünürüz, birincisi yaz mevsiminin gelmesi, ikincisi ise ‘kilo verme mevsimi ya da diyet mevsiminin’ başlaması. Ancak yaşamın her dönemi sağlıklı olmalıyız ve sağlıklı beslenmeliyiz.
Sağlık; sadece bireyin vücudunda hastalık ve sakatlığın olmayışını değil, kişinin bedenen, ruhen ve sosyal yönden tam bir iyilik halinde olmasını ifade etmektedir
Peki, ya sağlıklı beslenmek! Yeterli ve dengeli beslenme sağlığın temelidir. Beslenme; sağlığı korumak, geliştirmek ve yaşam kalitesini yükseltmek için vücudun gereksinimi olan besin öğelerini yeterli miktarlarda ve uygun zamanlarda almak için bilinçli yapılması gereken bir davranıştır.
Soğuk havalarda bedenin enerji ihtiyacının karşılamak amacıyla karbonhidrat ve yağ tüketimi artar. Hareket etme isteği ve imkânı da azaldığından; artan enerji alımı ve azalan enerji harcaması söz konusu olur. Bedeni örten giysiler, bireyde aldığı birkaç kilonun problem oluşturmadığı hissini uyandırır ta ki havaların ısınması ile hafif ve açık renkli kıyafetlerin dolaptan çıkmasıyla. Tüm bunlar, bireyi kilo almasına neden olabilecek bir kısır döngüye itebilir. Bahar döneminde, kışın etkilerinden kurtulan beden adeta uyanır, canlanır. Isınan hava, canlanan ve renklenen doğa, daha ince giysiler giymek, bireyin kilo aldığını fark etmesini sağlar. Yazın yaklaşması nedeniyle de “hızlı kilo verme isteği” oluşur.
Zayıflama diyetleri kişiye özgüdür ve diyetisyeniniz tarafından kişiye özel olarak beslenme alışkanlıklarınız, arkadaş ve aile yaşantınız, yaşadığınız bölge ve hayat tarzınızla uyumlu olarak düzenlenmelidir. Aksi takdirde uygulanan diyetler sağlığınıza zarar verebilir ve ciddi rahatsızlıklara yol açabilir.
Şok diyetlerden uzak durup sağlıklı beslemeyi yaşamınıza sokmalı ve yaşam şekli haline getirmelisiniz.
Metabolizma hızı ölçülmeli, detaylı vücut analizi yapılmalı, kişinin sağlık durumu, yaşam şekli, beğenileri vb. diğer tüm özelliklerine dayanarak “diyetisyen’’ tarafından önerilen sağlıklı beslenme programı size özel uygulanmalıdır.
Yaza Girerken İdeal Kiloya Ulaşmanın Püf Noktaları
Metabolizmayı uyandırmalıyız !!!
- Uyanır uyanmaz 1 su bardağı su tüketerek güne başlanmalı; gece boyunca dinlenmede olan sindirim sistemini kahvaltı öncesinde uyarmak.
- Güne kahvaltı yaparak başlanmalı.
- Az az, sık sık yeme, harcanan enerji kadar besin alımı (kilo verilecekse uzman eşliğinde haftalık kilo verimi konuşularak) yapılmalı.
- Günlük 3 ana öğün ve muhakkak metabolizma hızını artırmak için ara öğün tüketilmeli.
- Ara öğünlerde mutlaka yaz ve taze meyveler tercih edilmeli.
- Günlük ortalama 2- 2,5 litre su tüketilmeli.
- Gece uykunuzun rahat ve huzurlu olması.
- Hafta sonları piknik ve mangal partilerine teslim olmayın.
- Günlük işlerinizin hareketinizin dışında vücudunuza ait fiziksel aktivite (yürüyüş, koşma, salon sporu) için kendinize 1 saat ayırmalısınız.
Sağlıklı ve fit kalın…
Demet ÇİLİNGİR
Diyetisyen
Demet Çilingir Beslenme ve Diyet Danışmanlık Merkezi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.