Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, KKTC'deki ziyaretinin ikinci gününde Girne Güzelyalı Terfi Merkezi, Geçitköy Barajı ve arıtma tesisinde incelemelerde bulundu.
Bakan Pakdemirli'ye KKTC Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Erkut Şahali, DSİ Genel Müdürü Mevlüt Aydın, Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri ve ilgili yetkililer de eşlik etti.
Bakan Pakdemirli ve beraberindeki heyet daha sonra Türkiye'den KKTC'ye Su Temini Projesi kapsamında "KKTC Sulamaları İletim Tüneli Temel Atma törenine" katıldı.
“Türkiye tam desteğini devam ettirecektir”
Temel atma töreninde bir konuşma yapan Pakdemirli, Türkiye ve KKTC için son derece önemli bir gün olduğunu belirterek, "İki kardeş ülkenin iş birliğini içme suyundan sonra sulama projesinde de uygulamanın ilk adımını attık." diye konuştu.
Kıbrıs Türkünün yarım yüzyılı aşkın süredir her türlü baskıya karşı yılmadan mücadele ettiğine işaret eden Pakdemirli, Türkiye'nin, Kıbrıs Türkünün hak ve çıkarlarını korumak için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacağını tüm dünyaya gösterdiğini dile getirdi.
Pakdemirli, "Türkiye Cumhuriyeti, anavatan ve garantör olarak KKTC’nin varlığı, güvenliği, hakları ve refahı için tam desteğini devam ettirecektir." ifadesini kullandı.
“Birlik içinde olduğumuz zaman yapamayacağımız hiçbir proje yoktur”
Pakdemirli, dünyada ilk ve tek olma özelliği taşıyan askıda borulu deniz geçiş sistemini bünyesinde barındıran Türkiye'den KKTC'ye Su Temin Projesinin Türkiye'nin birlik ve beraberlik içinde olduğunda neler yapabileceğinin kanıtı olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla 1 milyar 800 milyon lira harcayarak dev projeyi kısa zamanda tamamladıklarını anlatan Pakdemirli, "Bu dev proje göstermiştir ki ülke olarak birlik içinde olduğumuz zaman yapamayacağımız hiçbir proje yoktur." değerlendirmesinde bulundu.
İçme suyu projesinin ardından KKTC’nin bereketli topraklarını sulamak adına 184 milyon lira maliyetli “KKTC Sulamaları İletim Tüneli”nin temelini de attıklarını kaydeden Pakdemirli, "Tarım, bilindiği gibi sulama ile birlikte büyük ivme kazanan bir sektördür. Suyun projelendirilmesi ile sulamaya açılan alanlarda kuru tarımdan sulu tarıma geçileceğinden sulu şartlarda işgücü ihtiyacı da artmaktadır." diye konuştu.
“Üretim değeri sulamadan önceki duruma göre 6 kat artmıştır”
Bakan Pakdemirli, Türkiye'de tarım sektörüne sulamaların ürün çeşitliliğine önemli etki yaptığı görüldüğünü belirterek, şunları ifade etti:
"Sulanan alandaki bitki desenindeki gelişmeler incelendiğinde en dikkati çekici nokta, sulamadan önce kuru tarım yapılan alanlarda hububat ağırlıklı ekim yapılırken, sulamadan sonra ürün çeşitliliği meydana gelmesidir. İşletmeye açılan sulamalarda üretim değeri sulamadan önceki duruma göre 6 kat artmıştır.
Bu durumun KKTC’de de bu şekilde olacağını ümit ediyorum. KKTC’de sulama sektörü, dünyanın her yerinde olduğu gibi önümüzdeki dönemde çok daha önemli hale gelecektir. Aynı zamanda sulama ile yer altı su kaynakları da beslenmiş olacaktır.
Su ihtiyaçlarını tamamen yer altı suyu kaynaklarından karşılandığı KKTC’de, aşırı çekim neticesinde yeraltı suyuna deniz suyu girişimlerinin olması, yer altı sularının tuzlanmasına neden olmaktadır. Kısacası, Türkiye’den KKTC’ye iletilen sulama suyu, hem KKTC’nin kalkınmasına önemli ölçüde katkı sağlayacak, hem de sınırlı kaynaklarını korumasına destek olacaktır."
"Temeli atılacak KKTC Sulamaları İletim Tüneli proje tamamlandığında KKTC ekonomisine yıllık 100 milyon lira katkı sağlayacaktır." diyen Pakdemirli, KKTC'nin tarım hasılasının yüzde 20 oranında büyüyeceğini dile getirdi.
Konuşmaların ardından Bakan Pakdemirli, KKTC Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Erkut Şahali ve beraberindeki heyet temel atma töreni için hazırlanan butona bastı.
Törene, KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay, Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Zeki Çeler, bazı milletvekilleri ve vatandaşlar katıldı.
Türkiye'den KKTC'ye Su Temini Projesi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açılışını yaptığı "Asrın Projesi" olarak nitelendirilen Türkiye'den KKTC'ye Su Temini Projesi, KKTC'nin uzun vadeli su ihtiyacının karşılanması için Anamur Dragon Çayı üzerinde tesis edilen Alaköprü Barajı'ndan alınacak yıllık 75 milyon metreküp su, 2050 yılına kadar Kıbrıs'ın bütün içme suyu ihtiyacını karşılayacak.
Suyun 38 milyon metreküpü, KKTC'de inşa edilecek arıtma tesislerinde arıtıldıktan sonra içme suyu olarak kalan 37 milyon metreküp su ise zirai sulama amaçlı olarak kullanılacak.
Böylece uzun yıllardır su yetersizliği ve su kalitesindeki kötüleşme sebebiyle sıkıntı yaşayan ada halkının uzun vadeli su ihtiyacı karşılanmış olacak.
Anamur MEÇED SORGULUYOR?
Kafamıza takılan sorulardan bir kaçını sıralayalım:
Anamur’dan Kıbrıs’a, sadece içme suyu verirken bile, geçtiğimiz yaz, bizler burada tuzlu su içtik.
Sulu tarım için sulama suyu da verilmeye başlayınca, Anamur’un susuz kalma ihtimali var mı?
Anamur’un yer altı sularının seralarda kullanılmak üzere aşırı biçimde çekilmesinin ve yaz aylarında barajdan Dragon Çayı’na can suyu dahi verilmiyor oluşunun yer altı sularında yarattığı tuzluluk ve diğer sorunlar çözüldü mü ki, Kıbrıs’ın yeraltı sularının tuzlanması dert ediliyor?
Anamur halkı, Kıbrıs halkından daha mı değersiz?
3 yılda bile Anamur’u kötü etkileyen baraj ve Hes’lerin, ömürlerini tamamlamaya yaklaştığı vakit yaratacağı sorunlar için ne gibi tedbirler alındı?
Şu ana kadar yaşadığımız sorunlar için ne gibi tedbirler alınıyor?
Dragon Çayı’nda ne vakit alabalık avlayabileceğiz? Yoksa artık alabalıklarımızın nesli tükendi mi?
Dragon Çayı kenarında ne zaman piknik yapabileceğiz?
Koku sorunu bile çözülmemişken, Bakanlığınızca, gelecekteki olumsuzluklar için tedbir alınacağına dair inançsızlığımızı giderecek herhangi bir girişimde bulunulacak mı?
Kıbrıs’a sulama suyu vererek kazanılacak para, Anamur’un ve bölgedeki su havzalarının geleceğini tehlikeye atmaktan daha mı önemli?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.